BAKARA SURESİ (1-27)
GİRİŞ:
*Surede geçen "inek kıssası" nedeniyle bu adı almıştır.
*Medeni bir suredir.
* Fatiha "bizi dosdoğru yola ilet" duasıyla bitiyordu. Bakara ise bu duaya cevaben "bu bir kitaptır ve hidayettir" diye başlıyor.
*Mekke'de Kur'an genellikle İslamın cahili ve müşrik kureyşlilere hitap ediyordu. Fakat Medine farklıydı ve farklı gruplar vardı. Surenin üçte birinden fazlası israiloğullarına hitap ediyordu. Onların Yahudileşme serüveninden bahsedilerek adeta müslümanlar uyarılır.
*Medine'de artık bir İslam devleti kurulmuştur. Surenin yarıdan fazlası toplumda kaynaşma, dayanışma ve problemlerin çözümünü sağlamaya yarayan ilke ve düzenlemelerden oluşur.
*Bu dönemde yeni türemeye başlayan "münafık"lardan bahseder. Bunlar ikiyüzlü insanlardır. Kimisi ikiyüzlülüğünün farkındadır, kimisi aslında iman etmediğinin şuurunda dahi değildir.
KONULAR:
*Hidayet kitabı olması ve muttakilerin özellikleri
*Yeryüzünde halife olarak insanın yaratılması
*Adem'in şeytanın saptırmasına kapılması ve cennetten indirilmesi. Adem'in tövbesi ve Allah'ın affı
*İsrailoğullarının Yahudileşme serüveni
*Kıble'nin Mescid-i Aksa'dan Mescid-i Haram'a çevrilmesi
*Namaz, oruç, hac ve cihadın farz kılınması
*Günlük hayattaki prensiplerin belirlenmesi
*İçki,kumar, faizle borç vermenin yasaklanması
*İnfak ve günlük alış-verişte dürüst davranmak
*İmanın temel ilkelerinin tekrarlanması ve bir dua.
RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'IN İSMİYLE
2: "Bu kendisinde şüphe olmayan, muttakiler için de klavuz olan bir kitaptır"
Kitaptan faydalanmanın ilk şartı muttaki olmaktır. Muttaki; Allah'tan korkup, hakla batılı gözeten ve salih kimselerden olmaya çalışandır. Dünyada amaçsızca dolaşan kimselere ise Kuran'da hidayet yoktur.
3: "Ki onlar gayba inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
4:"...ahirete kesin bir bilgi ile inanırlar"
Ahirete bu şekilde inanan bir mü'min Allah'a karşı sorumluluğunun bilincinde olup, dünyadaki tüm davranış ve amellerinden dolayı hesaba çekileceğini bilir.
6-7: "Şüphesiz küfredenleri uyarıp korkutsan da, uyarmayıp korkutmasan da onlar için fark etmez, iman etmezler. Alah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiş, gözlerinin üzerinde de bir perde vardır."
Onların önyargıları kendi kendilerini kör etmiştir. Kur'an burada basit bir tabiat kanunundan söz eder: Eğer bir kimse bir konuda aleyhte önyargı sahibi ise artık o şeyde ne iyi bir yan görebilir, ne iyi bir şey işitebilir ne de tarafsızca değerlendirmek için ona kalbini açabilir.
26: "Şüphesiz Allah bir sivrisineği olsun, ondan üstün olanını olsun herhangi bir şeyi örnek vermekten çekinmez. Böylece iman edenler, kuşkusuz bunun Rablerinden bir hak olduğunu bilirler. Küfredenler ise, 'Allah bu örnekle neyi amaçlamıştır' derler. Oysa Allah bununla bir çoğunu saptırır, bir çoğunu da hidayete ulaştırır. O, bununla ancak fasıkları saptırır."
27: "Ki onlar Allah'ın ahdini, onu kesin olarak onayladıktan sonra bozarlar. Allah'ın kendisiyle birleştirilmesini emrettiği şeyi keserler ve yeryüzünde bozgunculuk, fesad çıkarırlar. kayba uğrayanlar işte bunlardır."
Allah'ın insanlara korunmasını emrettiği ilişkileri kesmek, kaos ve düzensizliğe neden olur.
Tuğba Hoca'nın Güncesi
Yorumlar
Yorum Gönder
Teşekkürler. Yorumunuz kontrol edildikten sonra yayınlanacaktır.