26-De ki "Ey mülkün sahibi Allah'ım! Dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip alırsın, dilediğini aziz kılar dilediğini de alçaltırsın; hayır senin elindedir. Gerçekten sen her şeye güç yetirensin."
27- "Geceyi gündüze bağlayıp katarsın gündüzü de geceye bağlayıp katarsın diriyi ölüden çıkarırsın ölüyü diriden çıkarırsın. Sen dilediğine hesapsız rızk verensin"
Bu ayetleri okuduğumda gözümün önüne Allah'ın kim olduğunu soran çocuklar ve onların karşılarında ne diyeceklerini bilemeyen anne babalar geldi. Oysa Rabbimiz ne kadar da güzel anlatıyor mülkün tek sahibi Malik, her şeye güç yetiren Kadir, dilediğine hesapsız rızk veren Rezzak olduğunu. Biz de alsak çocuğumuzu yanımıza, çıksak dışarıya "kaldır başını yavrum" desek "işte bak gökyüzü, öten kuşlar; işte onların sahibidir Allah, onları ayakta tutandır. İşte bak ağaçlar, çiçekler, çimenler... Onların da sahibidir Allah. Onları solduran sonra tekrar Allah'tır dirilten.
103- Allah'ın ipine sımsıkı yapışan dağılıp ayrılmayın...
Ayetin devamı var ama ben bilhassa bu kısmı notlarıma eklemek istedim. Allah'ın ipi, O'nun bize Kur'an'da gösterdiği hayat tarzıdır. Bizler Kur'an'dan kopmaya başladıkça ayrıldık, parçalandık, birbirinizi dışlamaya, birbirimizden nefret etmeye ve birbirimize iftira atmaya başladık.
Dünyada da bundan farklı bir durum söz konusu değil. Zulüm gören Filistin, Irak, Suriye, Arakan, Doğu Türkistan ve daha adını bilmediğimiz birçok yerde zulüm gören Müslüman kardeşlerimiz için sözde İslam ülkeleri hiç bir zaman tek yürek olmadı. Allah'ın kitabını gündemlerine getirene kadar da olmayacaklar.
145- Allah'ın izni olmaksızın hiçbir nefis için ölmek yoktur o süresi belirtilmiş bir yazıdır. Kim dünyanın yararını isterse ona ondan veririz, kim de ahiret sevabını isterse ona da ondan veririz. Biz şükredenleri pek yakında ödüllendireceğiz
Ölüm ancak Allah'ın izni dairesinde gerçekleşir. Allah'ın bizim için biçtiği ömrü, ne bir saniye eksiltmeye ne de bir saniye artırmaya kudretimiz vardır. Ölüm konusunda adeta elimiz kolumuz bağlıdır; fakat amelleriniz hakkında aynı şeyi söyleyemeyiz. Çünkü Allah bu ayette bir hayat tarzını bizim irademize sunuyor; dünya ya da ahiret odaklı bir hayat. İsteyen istediğini seçer ve tabi sonucuna da katlanır. "Eğer Allah isteseydi ben de namaz kılardım, ben de oruç tutardım, Allah isterse cennetine alır zaten" diye kaderci bir anlayışın arkasına sığınmak Allah'ın ayetlerini umursamamaktan başka bir şey değildir.
Dipnot: Koyu renkli olarak yazılan kısımlar Ebu'l Ala Mevdudi/Tefhimul Kur'an'dan alıntıdır.
Tuğba Kadiroğlu
Yorumlar
Yorum Gönder
Teşekkürler. Yorumunuz kontrol edildikten sonra yayınlanacaktır.