Ana içeriğe atla

SORUMLULUK SAHİBİ ÇOCUKLAR

 


Her şeyin en iyisini çocuklarımıza sunar, onlara güzel bir hayat yaşatmak için elimizden geleni yaparız. Çocuklarımız motive olsun diye bir taraftan da  onlara hayatın zorluklarından bahseder,   alın teri ve emek ile para kazanan insanları gösterip “bak, okumazsan bunlar gibi olursun, kafanı kullan” diye söyleriz.

Sorumluluklarını yerine getiren çocuklar için sözlerimizi ve davranışlarımızı gözden geçirmeli, aşağıdaki hususlara dikkat etmeliyiz. 

Çocuğa sürekli hayatın zorluklarından bahsetme: Çocuğa sürekli hayatın zorluklarından bahsetmek ona büyümenin acılı bir şey olduğunu öğretir. Ve bu çocuklar sorumluk almaktan kaçarlar.

Çocuğu harekete geçirmek, motive etmek her türlü olumsuz cümlelerden vazgeç:  “ “Büyüdün artık sen, bırak tembelliği”, “yavrum odan var, bilgisayarın var, her şeyin var, neyin eksik, yapman gereken tek şey çalışmak onu da yapmıyorsun. Biz babanla akşama kadar senin için çalışıyoruz, yoruluyoruz. Eve geliyoruz, sen ne yapıyorsun, tembel tembel yatıyorsun”. Gibi sözleri sürekli duyan çocuk,  ben işe yaramaz, değer bilmez, nankör biriyim diye düşünür.  Çocuk bir kere kendini değersiz ve yetersiz hissederse artık çabalamaz. Çünkü kendine karşı inancı kalmamıştır.

Ondan ne istediğini doğrudan söyle: Çocuğumuzun sorumluklarını yerine getirmesini istemek en doğal hakkımız. Ama bunu yaparken sebepler sunmak, kendi yaptıklarımızdan bahsetmek zorunda değiliz. Yapması gereken şeyi oma direkt söylemek yeterlidir. Söyledik yine yapmadı, öfkelenip, bağırıp, çağırmadan önce sakin kalıp, belki bir ortam değiştirmek, duyguları dengelemek gerek.

 

Öfkeliyken, yorgunken, tahammülümüz kalmadığında çocuğunla konuşma, ara ver:   Her şey yolunda iken, ikinizin de duygu durumu normal iken, çocuğun daha alıcı olduğu bir saatte konuşmayı deneyin. Bu genelde akşam saatlerinde olur. Akşam yemeğinde, akşam yatmadan önce, suçlamadan, ezmeden, yetersiz hissettirmeden, saygın, insani bir şekilde konuşmalıyız.

Aile toplantıları: Düzenli olarak haftanın belli bir günü belli bir saatte ailecek toplanılır, evin işleyişinden, kurallar ve sorumluluklardan bahsedilir.

Tutarsız davranma: Çocuk için evde bir sorumluluk belirlenmiştir. Günde yarım saat test çözecektir. Anne bazen kendini iyi hisseder ve çocuk testini çözmediğinde gayet makul karşılar ama başka bir gün yine çözmediğinde ise “bıktım senden, bir test var onu yapmıyorsun, tembel” diye patlar. Burada çocuğun kafası karışır ve sorumluktan kaçmak ister. Ne olursa olsun tutarlı olmak gerek.

Tepkimiz belli olsun: Çocuk bir kurala uymadığında ya da sorumluluğunu yerine getirmediğinde vereceğimiz tepki belli olsun, insani olsun, keyfi olmasın. Senin ruh haline göre tepkin de değişmesin.

Onlar için yaptığınız fedakarlıklardan bahsetme: Çocuklar  zannedilen kadar vurdumduymaz değil aksine her şeyin farkında. Sürekli olarak onlar için çalışıp, didindiğinizden, fedakarlık yaptığınızdan bahsetmek onu motive etmez; aksine çocuğu edilgenleştirir ve her şeyi sorgusuz kabul eder ya da size duvarlar örer ve he şeyi reddeder.


NOT: Konu hakkında detaylı anlatım için Tülay Kök'ün YouTube kanalında yer alan 'Sorumluluk sahibi çocuklar yetiştirmenin püf noktaları' adlı videoyu izleyebilirsiniz.  

Tuğba Kadiroğlu

Çocuk Gelişimcisi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BEBEKLİ UMRECİLERE TAVSİYELER

Bu yazıyı yazmamdaki amaç, bebekle umreye gidecek olanları, tüm söylenenlere rağmen biraz cesaretlendirmek ve ne yapmaları gerektiği konusunda yardımcı olmaktır. Bana "Pişman mısın, bebekle çok zor olmuştur" diyorlar. Kişi, oralara gider de pişman olur mu hiç! Bence hayatın her döneminde, ne zaman imkan olursa hiç tereddüt etmeden gitmeli insan, Allah kolaylığını verir elbet. Hem "Şüphesiz, zorlukla beraber bir kolaylık vardır" ayetiyle müjdelemiyor mu bizi Rabbimiz? Güzel düşünelim ki güzel olsun, gönlümüzce olsun her şey. Aksi takdirde benim gibi söylenenlere kulak asıp vazgeçme aşamasına kadar gelebilirsiniz. Şükürler olsun ki böyle bir hatadan döndüm ve Rabbim bana, oraları görmeyi nasip etti. Gelelim umre yolculuğumuza: Umre için yola çıktığımızda kızımız 21 aylık idi ve aylardan şubat idi. Öncesinde ufak çaplı bir araştırma yaptım. Kızım için hazırlayacağım eşyaları listeledim. Fazla kıyafet götürmeye hiç gerek yok. Mekke'de çamaşırlar çok hızlı bir

ERKEN ÇOCUKLUKTA MASTÜRBASYON VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

"Mastürbasyon (kendi kendine doyum), 3-5 yaşlar arasında sık rastlanan bir davranıştır ve çocuğun kendi bedenini tanıma eyleminin bir parçasıdır." diyor Haluk Yavuzer   Çocuğu Tanımak ve Anlamak   adlı kitabında. Gerçekten de öyledir. Çocuklarınızı dikkatli izlediyseniz, cinsel organlarına önce tesadüfen dokunduğunu, onu fark ettikçe dokunma isteklerinin artığını görmüş olmalısınız. Bu aşamada 'çek elini oradan, ayıp, terbiyesiz' diyerek ellerine vurmadıysanız ve zorla bu davranıştan vazgeçirmeye çalışmadıysanız bir süre sonra oraya olan aşırı ilgisinin kendiliğinden kaybolduğunu görürsünüz.

GEBELİKTE 2'Lİ VE 3'LÜ TARAMA TESTİ

Gebelikte yapılan 2'li ve 3'lü tarama testleri, anne karnındaki bebekte görülebilecek kromozomal hastalıkların tespit edilmesi için yapılır. Bu hastalıkların başında da Down Sendromu gelir. Son zamanlarda özellikle de muhafazakar kesimlerde, bu testlere karşı aşırı ön yargıların bulunduğuna şahit oluyorum. Bunun sebebi ise; bu testlerden çıkabilecek olası olumsuz sonuçların kürtaja sebep olabileceğidir ve gerçeklik payı da vardır. Peki "bebeğim engelli olacaksa hiç doğmasın" diye düşünen bir anne, sağlıklı doğacak sandığı bebeği  engelli doğduğunda ne hissedecek? Büyük bir şok geçirme ve ardından bebeği reddetme ihtimali yüksek. Sonuç böyle olacaksa engelli bebeklerin, anne karnında yaşamına son verilmesi gerektiğini söylemiyorum ve böyle bir şeyi asla tasvip etmiyorum. Zira şer bildiklerimizde hayır, hayır bildiklerimizde şer vardır.